Ana Sayfa Turizm Seyahat Tarihin Derinliklerine Yolculuk: Hierapolis Arkeoloji Müzesi

Tarihin Derinliklerine Yolculuk: Hierapolis Arkeoloji Müzesi

Tarihin Derinliklerine Yolculuk: Hierapolis Arkeoloji Müzesi
Şehrin Lezzeti

Pamukkale ziyaret edilirken, Hierapolis Antik Kenti’ni görmeden dönmek olmaz, hatta en iyisi tarih yolculuğuna Hierapolis Arkeoloji Müzesi’nden başlamaktır!

Günümüzde dolu dolu bir müze olan Hierapolis Arkeoloji Müzesi bir zamanlar traverten bloklar kullanılarak yapılmış bir Roma Hamamı idi.

Bu Roma Hamamı yapısı 1970’li yıllarda restore edilmesinin ardından, teşhir ve düzenleme çalışmaları yapılarak 1984 yılında müze olarak ziyarete açıldı.

Hierapolis Arkeoloji Müzesi Pamukkale Hierapolis Örenyeri içerisinde, Antik Havuz’un hemen yan tarafında yer alır. Şehir merkezine 20 km uzaklıktadır. Hierapolis Arkeoloji Müzesi “Lahitler ve Heykeller Salonu”, “Antik Tiyatro Buluntular Salonu” ve “Küçük Eserler Salonu” olmak üzere 3 adet kapalı salondan ve açık teşhir alanından oluşur.

Müzede Hierapolis, Laodikeia, Colossai, Tripolis, Attuda gibi Lycos (Çürüksu) Vadisi kentlerinden ve Tunç Çağı’nın en güzel örneklerini veren Beycesultan Höyüğü’nden gelen eserler sergilenir. Lahitler ve Heykeller Salonu’na bir göz gezdirelim…

Attis, Sağlık Görevlisi, Kadın Heykeli, İmparator Heykeli (Hadrianus) gibi heykeller; Gladyatör Dövüşleri Kabartması, Boğa Oyunları Kabartması gibi kabartmalar; Girlandlı Lahit, Sütunlu Lahit, Anıt Mezar gibi lahitler burada sergilenir.

Yapımı 150 yıl süren, Akdeniz Havzası içindeki en özgün Roma tiyatrolarından biri olan 1800 yıllık Antik Tiyatro’da bulunan eserlerin sergilendiği “Antik Tiyatro Buluntular Salonu”na da küçük bir bakış atalım…

Adonis Efsanesi, Apollon’un Doğuşu, Dionysos Şenlikleri, Hades’in Persephone’yi Kaçırma Sahnesi gibi betimlemelerin yer aldığı eserler burada sergilenir. Üç Güzeller, Nike’li Konsol, Bergama Kralı Eumenes, Lir Çalan Apollon Kabartması, Triton Heykeli ve tabii ki üç başlı köpeği Kerberos ile “ölüler ülkesinin tanrısı” Hades (Pluto) ziyaretçilerini karşılar.

Küçük Eserler Salonu’nda ise M.Ö. 4. yüzyıldan bu yana birçok uygarlığın ürünü olan küçük buluntular kronolojik olarak sergilenir. Sergilenen eserler arasında, Beycesultan Höyüğü kazılarında ortaya çıkarılan pişmiş toprak kaplar, idoller ve taş eserlerle birlikte Frig, Hellenistik, Roma ve Bizans Dönemlerine ait pişmiş toprak kandiller, cam eserler ve takılar bulunur. Ayrıca kronolojik bir sıraya göre sergilenmiş olan sikkelerin, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait altın, gümüş ve bronz örneklerini görmek mümkündür.

Pamukkale ziyaret edilirken, dünyaca ünlü travertenler ile aynı kompleks içerisinde bulunan Hierapolis Antik Kenti’ni görmeden dönmek olmaz, hatta en iyisi tarih yolculuğuna Hierapolis Arkeoloji Müzesi’nden başlamaktır!

Şehrin Lezzeti