Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı performans oranlarına göre oranlar yüzde 8,5 oranında geriledi. Erkeklerde işsizlik oranı yüzde 7,0, düşüş oranı ise yüzde 11,4 olarak tahmin edildi. Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaş gruplarındaki işsiz sayıları, bir önceki aya kıyasla 89 bin kişi azalarak 3 milyon 55 bin kişi oldu. İşsizlik oranı, temmuz ayına göre 0,3 puan düşerek yüzde 8,5 olarak kaydedildi. Geçen yılın aynı özelliklerine göre bu oran 0,7 puan azaldı.
Şirketler Çalışanlarını Kaybetmemek İçin Stratejiler Geliştiriyor
Ağustos ayındaki işsizlik rejimini değerlendiren Allservice Yönetim Kurulu Başkanı ve İK Yöneticisi Ebru Akyüz, “İşverenler, mevcut çalışanlarını kaybetmemek için çeşitli stratejiler geliştiriyor. Asgari ücrete ara zam yapılmamış olmasına rağmen, işverenler kurum aidiyetini artırmak adına maaş iyileştirmeleri, performans primleri ve işe devamlılık primleri gibi çeşitli yöntemler uyguluyor. Bu stratejiler, çalışanların motivasyonunu yükseltmekte ve şirket içinde güçlü bir bağlılık oluşturmayı hedefliyor. Özellikle ekonomik belirsizlik dönemlerinde, iş gücü kaybını önlemek kritik bir öneme sahiptir. İşverenler, çalışanlarını elde tutmak adına yalnızca finansal teşvikler sağlamakla kalmaz, aynı zamanda çalışanlarına sağladıkları çalışma ortamını ve iş hayatındaki deneyimlerini de iyileştirmeye yönelik adımlar atarlar. Bu doğrultuda, çalışanların memnuniyetini ve verimliliğini artırmayı hedefleyen bu tür uygulamalar, uzun vadede şirketlerin başarısına önemli katkılar sağlar” dedi.
İstihdam Piyasasında Tasarruf Eğilimi Artıyor
İstihdam pazarının canlı olduğunu ancak ekonomik şartların firmalarını zorladığını söyleyen Ebru Akyüz, istihdamı azaltmak yerine para harcamalarını kısmaya yönlendirildiğini söyledi. “Allservice olarak farklı sektörlere yönelik istihdam sağladığımız için açıkçası personel havuzlarınızı sürekli güncel tutuyoruz. Buradaki stratejimiz istihdam ofislerinden online CV almak yerine Türkiye’nin yedi bölgesinde kariyer uzmanlarımız birebir mülakat yaparak seçme yerleştirme yapıyor. Bu konuda kamu kurumlarımız ve yerel yönetimlerle entegre çalışıyoruz. Şu anki piyasa koşullarında şirketlerin eğilimi kamuda olduğu üzere tasarrufa yöneliktir. Biz çözüm ortağı olduğumuz firmalarla bu tasarruf hedeflerini gerçekleştirmek için istihdam azaltmak yerine diğer operasyonel giderlerin azaltılmasına yönelik stratejiler sunuyoruz.”
Z Kuşağının İş Hayatına Entegrasyonu Zorluk Yaratıyor
Personel istihdamında en büyük problemin Z kuşağının çalışma performansının entegre edilmesi olduğunu vurgulayan Akyüz, “Yaptığımız araştırma ve anketlerde edindiğimiz sonuç genç kuşağın en büyük probleminin odaklanma ve sürdürülebilir işlere konsantrasyon sıkıntısıdır. Z kuşağının çalışma hayatına girişi Pandemi dönemine denk geldiği için bu kuşak iş hayatını evden çalışma (hibrit) olarak tanıdı. Pandemi sonrası Z kuşağının ofis ortamında 7,5 saat kapalı kalması onların alıştığı özgür çalışma ortamına ters düştü. Biz bu handikapları bildiğimiz ve yaşadığımız için Z kuşağı personel çalışma ortam ve saatlerini verimli ölçümlerine göre düzenliyoruz. Tabii ki burada önemli bir rolde onları yöneten X & Y kuşağı gibi üstlerinin de yaklaşımlarını değiştirmesi konusunda eğitimler düzenliyoruz” diye konuştu.