Türk mutfağının yerel değerlerini koruma ve geleceğe taşıma misyonuyla 2022 yılında hayata geçirilen “Yerelin İzinde” projesi, bu kez Ege’nin bereketli topraklarından çıkan coğrafi işaret tescilli Kırkağaç Kavununu, İstanbul’un simgesi Boğaziçi Lüferi ile buluşturdu. Metro Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşen bu özel gastronomi buluşmasında, Şef Umut Karakuş, davetlilere yerel malzemelerin hem geleneksel hem de modern tekniklerle yeniden yorumlandığı özgün bir menü sundu.
Metro Türkiye’nin coğrafi işaretli ürünleri görünür kılmak ve sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla sürdürdüğü “Yerelin İzinde” yolculuğunun dokuzuncu durağı, Kırkağaç Kavunu oldu. Daha önce yolculuğa eşlik eden Boğaziçi Lüferi’nin eşsiz lezzeti yeniden hatırlanırken, aroması ve kokusuyla öne çıkan Kırkağaç Kavunu, yaratıcı tabaklarda başrolü üstlendi.
“Coğrafi İşaretler Yerel Üretime Can Suyu Oluyor”
Metro Türkiye Kurumsal İletişim, Etkinlikler ve Sponsorluklar Müdürü Pınar Özistanbullu Demir, coğrafi işaretli ürünlerin yalnızca kaliteyi ve özgünlüğü belgelemekle kalmadığını, aynı zamanda yerel üreticilere ve ekonomiye önemli katkılar sunduğunu vurguladı:
“Coğrafi işaretler, kültürel mirasımızı korurken sürdürülebilir üretim uygulamalarını da destekleyen çok değerli araçlardır. Kırkağaç Kavunu ve Boğaziçi Lüferi bu anlayışın somut birer örneği. Biz Metro Türkiye olarak, bu ürünleri yalnızca satışa sunmakla kalmıyor, üreticilerimizi her açıdan desteklemeyi görev biliyoruz. Hem üretime hem de kalkınmaya can suyu olan bu değerlerin yaşaması için çalışıyor; şeflerimizin yaratıcı reçeteleriyle sofralarda yeniden hayat bulmasına katkı sağlıyoruz.”
“Yerel Malzeme, Yaratıcılığımızın İlham Kaynağı”
Kırkağaç Kavunu ile Boğaziçi Lüferi’ni aynı tabakta buluşturan Şef Umut Karakuş, yerel ürünlerin şefler için taşıdığı önemi şu sözlerle dile getirdi:
“Yerel malzeme bizim için yalnızca bir ürün değil, aynı zamanda yaratıcılığımızın da ilham kaynağı. Kırkağaç Kavunu’nun tatlı ferahlığını Boğaziçi Lüferi’nin güçlü karakteriyle bir araya getirirken hem mutfak belleğimize saygı gösterdik hem de modern tekniklerle farklı bir anlatı kurduk. Amacımız, kavunun yalnızca tatlı bir meyve olmadığını; turşu, marmelat, ekşi sos gibi farklı kullanımlarla mutfaklarda bambaşka kimliklere bürünebileceğini göstermekti. Bu değerli projede yer almaktan büyük mutluluk duydum.”
İlham Veren Menü
“Yerelin İzinde” projesi kapsamında hazırlanan özel tadım menüsünde, biri Anadolu’nun verimli topraklarında, diğeri Boğaz’ın serin sularında yetişen iki coğrafi işaretli ürün, yaratıcı tabaklarla yorumlandı. Kırkağaç Kavunu; Yedikule bostanları salatası, otlu pide, Bergama Tulumu eşleşmesi, firik keşkek ve muhallebi gibi yerel malzemelerle harmanlandı. Kavunun turşu, marmelat ve ekşi sos olarak değerlendirilmesi, şeflere yeni kullanım alanları için ilham verdi.
Boğaziçi Lüferi ise fırında, Giresun fındığı, reyhan ve enginar kalbi eşliğinde sunuldu ve davetlilerden tam not aldı.
