Harvard ve Princeton üniversitelerinden bilim insanlarının yürüttüğü yeni bir araştırma, sofralarımızdaki yağ tercihinin sağlığımız üzerinde düşündüğümüzden çok daha büyük bir rol oynayabileceğini ortaya koydu. Nature Metabolism dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, tereyağı gibi hayvansal yağlar kanserli tümörlerin büyümesini hızlandırırken; zeytinyağı, hindistan cevizi yağı ve palm yağı gibi bitkisel yağlar bağışıklık sistemini koruyucu bir etki gösteriyor.
Hayvansal Yağlar ve Bitkisel Yağlar Arasındaki Fark
Araştırma, kalorileri aynı fakat yağ kaynakları farklı diyetlerle beslenen fareler üzerinde yapıldı. Bulgular çarpıcıydı: Tereyağı ile beslenen obez farelerde bazı tümörlerin daha hızlı büyüdüğü gözlemlenirken, aynı kiloda olmalarına rağmen bitkisel yağlarla beslenen farelerde bu olumsuz etki ortaya çıkmadı. Bilim insanları, bu farkın temelinde yağların bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerinin yattığını belirledi. Hayvansal yağların, vücudun kanserle savaşan savunma hücrelerinin fonksiyonlarını zayıflattığı; bitkisel yağların ise bu hücreleri destekleyerek bağışıklık sistemini güçlendirdiği tespit edildi.
Tereyağı Tamamen Terk Edilmeli mi?
Türk mutfağında geleneksel bir lezzet olan tereyağının bu bulgular ışığında sofralardan tamamen çıkarılması gerektiği düşünülmemeli. Araştırmacılar, kesinlikle dengeli bir yaklaşımı savunuyor. Örneğin yemeklere aroma katmak için az miktarda tereyağı kullanılabileceğini, ancak ana pişirme yağı olarak zeytinyağı ya da diğer bitkisel yağların tercih edilmesinin daha sağlıklı bir yol olacağını vurguluyorlar. Bu da bizlere, yağın miktarından çok türünün önem taşıdığını hatırlatıyor.
Güçlü Bilimsel Destek
Çalışmanın güvenilirliğini artıran bir diğer nokta ise finansman kaynakları. Araştırma, The Mark Foundation ve ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH) gibi bağımsız ve saygın kuruluşlar tarafından desteklendi. Prof. Lydia Lynch’in liderliğinde yürütülen bu uluslararası araştırmada Trinity College Dublin, Brigham and Women’s Hospital ve Harvard Tıp Fakültesi gibi köklü kurumlar da yer aldı.
Beslenmede Kalitenin Önemi
Obezite ve kanser arasındaki bağlantıya dair önemli ipuçları sunan bu çalışma, beslenme alışkanlıklarının yalnızca kalori hesabından ibaret olmadığını bir kez daha gösteriyor. Yağ seçimindeki küçük değişikliklerin bile bağışıklık sistemi üzerinde büyük etkiler yaratabileceği anlaşılıyor.
Araştırmacılar, elde edilen sonuçların fareler üzerinde elde edildiğini ve insanlar için kesin yargılara varabilmek adına daha ileri çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu özellikle vurguluyor. Ancak bugün için elimizdeki bulgular, sağlıklı bir yaşam için tabağımıza koyduğumuz yağın türünü yeniden düşünmemiz gerektiğini güçlü bir şekilde hatırlatıyor.
